Aşırı ilgi çocukları asosyal yapıyor

Çocukluk döneminde aşırı ilgi gören çocuklar, ileriki yaşlarda sorun yaşıyor. İlgi, çocukların sosyal yönünü yok ediyor. Aşırı koruyucu ve kollayıcı tutum sergileyen ebeveynlerin çocukları, ileriki yaşlarda arkadaş edinememe, çekingenlik ve kendini ifade edememe gibi sorunlar yaşıyor.

En değerli varlıklarınız çocuklarımız. Onların en iyi yetişmesi için üstün gayretler sarf edip bütün imkânlarımızı zorluyoruz. Ancak, beslenmeden eğitimine kadar her alanda aşırıya kaçmamak gerekiyor.

Hacettepe Üniversitesi Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilüfer Darıca’nın verdiği bilgilere göre; çocuğun korkak, ürkek, çekingen olması, kolayca arkadaş edinememesi ya da güçlü olarak tanımlanan bazı çocuklar tarafından ezilmesinin, büyüme ve kişilik gelişiminde çok önemli rolleri olan anne-babasının tutumlarından kaynaklanabileceğini söyledi.

Anne babalarda çocuk yetiştirme konusunda genelde sık gözlenen tutumlardan biri aşırı koruma ve kollamadır. Tüm hâkimiyet ve sorumluluğun ebeveynde olduğu aile ortamında yetişen çocuklar, ev dışına çıktıklarında kendi kanatları ile uçamaz hale gelebiliyor, ailelerinden ayrıldıklarında bocalayabiliyor.

Çocuğa sorumluluk verin
Anne baba, çocuğun kişiliğinin oluşumunda önemli rol oynayan ilk örnek modelidir. Çocukların sevgi, saygı ve anlayış içinde büyütülmeleri, toplumda katılımcı ve üretken bireyler olmaları açısından çok önemli taşıyor. Yaşam boyu karşılaşılabilecek problemleri çözme konusunda kendine güvenen bir çocuk yetiştirmek, her anne babanın isteğidir. Buna rağmen anne-babalar, bazen bu isteğe paralel gitmeyen tavırlar sergileyebiliyor. Aşırı koruyucu ve kollayıcı tutum da bunlardan birisi. Genelde bu tip ailelerin yetiştirdiği çocuklar aşırı korkak, ürkek, kendini ifade etmekte zorlanan ve arkadaş edinmede problemler yaşayan çocuklar oluyor. Tüm bu davranışların altında yatan temel neden, anne babanın aşırı koruyucu ve kollayıcı tutumu karşısında geliştirilen güven eksikliği ya da özgüven yetersizliğidir. Bu yüzden bu tür davranışlardan kaçınılması ve mümkün olduğu kadar çocuklara sorumluluk verilmesi gereklidir.

Özgüvenleri gelişsin
Kendine güven duygusundan yoksun olmak, tüm ilişkilerde yakınlaşmayı, sevgiyi, başarıyı engelleyici bir faktördür. Özgüven duyguları gelişmiş çocuklar, arkadaş gruplarıyla ve yetişkinlerle uygun iletişim kurabilirler. Genelde (sen bunu başarabilecek güçtesin, sana güveniyorum) sözleri, anne babanın çocuklarına gerektiğinde söyleyebilecekleri sihirli sözlerdir.

Çocuk başkalarına ve kendine dair yapıcı duygu ve düşünceleri, bu biçimde geliştirebilir, sorumluluk alabilir. Bebeklikte sevgi, ilgi ve şefkat eksikliği, anneden uzun süre ayrı kalmak, anne babanın baskıcı ve kısıtlayıcı olması, otoriter, katı, hoşgörüsüz aile ortamı gibi sebepler de çocukta güvensizlik duygusu yaratabiliyor.

Prof. Darıca, ebeveynlere şu önerilerde bulunuyor:
– Aileler çocuktaki olumsuz değişiklikleri dikkate almalı, bu olumsuzluğa neden olan kaynağı araştırmalıdır.
– Çocuğun tüm duygularını açıkça ifade etmesi için sabırla konuşması beklenmeli, ona cesaret verilmelidir.
– Ona güvenildiği gösterilmeli, duygusal acılarına karşı duyarlı olunmalı ve hissettikleri paylaşılmalıdır.
– Sınıf içi arkadaşlık ilişkileri gözden geçirilerek, özgüvenini geliştirici spor, sanat gibi etkinliklere yönlendirilmelidir.
– En önemlisi de anne baba ya da eğitimci olarak, çocuk yetiştirme tutum ve davranışlarımızı yeniden gözden geçirmeliyiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Güzellik

Diyet

Anne - Bebek