Bağırsak kanserine erken teşhis müjdesi

Kolorektal kanserlerin, daha anlaşılır deyimle bağırsak kanserlerinin, hem kadın hem erkeklerde üçüncü sırada rastlanan bir kanser türü olduğuna dikkat çeken uzmanlar, çok sık rastlanan ama erken tanı ile rahatlıkla önlenebilen bir kanser olduğunu belirtiyor.

İç Hastalıkları ve Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Aziz Yazar, tıp dilinde kolorektal kanserler olarak adlandırılan bağırsak kanserleri hakkında önemli bilgiler verdi.

Tedavi yöntemleriniz neler, hangi testlere tabi tutuluyor hastalar?

Şikayeti olan kişinin öyküsünü aldıktan sonra fizik muayenesini yapıyoruz ve ardından kan sayımı yapıyoruz. Kalın bağırsak kanserini düşündüğümüzde ise kolonoskopi yapıyoruz. Kolonoskopi sırasında tümör saptanır ise biyopsi alınıyor.

Kanserin vücudun başka taraflarına sıçrayıp sıçramadığına fizik muayene ve bilgisayarlı tomografi ile bakıyoruz. Eğer kanser sıçramamışsa cerrahi ile kanserli kısım çıkarılıyor. Kolon kanseri evre I ve evre II’de cerrahi sonrası genellikle kemoterapi vermiyoruz. Ancak ameliyat acil şartlarda yapılmış veya yeterince lenf nodu ameliyatta çıkarılmamış veya bağırsak tıkanıklığı ile hasta gelmiş ise evre II kolon kanserlerine cerrahi sonrası kemoterapi veriyoruz.

Evre III kolon kanserlerinde cerrahi sonrası kemoterapi vermek şarttır. Kemoterapi olarak eskiden 28 günde bir sadece 5-fluorourasil ve folinik asitten oluşan kombinasyon altı kür olarak verilmekteydi. Şimdi 14 günde bir oxaliplatin, 5-fluorourasil ve folinik asitten oluşan kombinasyon toplam 12 kez verilmektedir.

Cerrahi sonrası verilen kemoterapi adjuvan (emniyet tedavisi) olarak adlandırılır ve gözle görülmeyen tümör hücresi kalmış ihtimaline karşılık olarak verilmektedir. Bu adjuvan tedavi ile nüks oranı yüzde 50’ye yakın oranda azaltılabilmektedir. Rektum kanserlerinde cerrahi sonrası tedavide kemoterapiye radyoterapi de eklenmektedir.

Evre II ve evre III rektum tümörlerinde cerrahi sonrası tedaviye radyoterapi ile birlikte kemoterapi verilerek başlanmakta ve radyoterapi bitince kemoterapi ile tedaviye devam edilmektedir. Evre II ve III rektum tümörlerinde son zamanlarda önerilen cerrahi öncesi radyoterapi ile kemoterapinin birlikte verilmesidir. Bu yolla tümör küçültülmekte ve cerrahide rektumun korunma oranı arttırılmaktadır.

Bireyde fiziksel olarak ne gibi değişim yaşanıyor kanser sonrası?

Kansere bağlı kansızlık gelişmiş ise hastada solukluk, halsizlik, çabuk yorulma gibi belirtiler oluşur. Tedavi sırasında kemoterapiye bağlı bulantı-kusma, iştahsızlık, ishal, saç dökülmesi, ağızda yara, kan değerlerinin düşmesi, ellerde-ayaklarda uyuşma gelişebilmektedir. Kemoterapiye bağlı oluşan yan tesirlerin tamamı tedavi bitiminde düzelmektedir.

Cerrahi öncesi uygulanan kemoterapi ve radyoterapiye rağmen cerrahi ile rektum korunamamış ise kolostomi (bağırsağın karın duvarına ağızlaştırılması) açılmak zorunda kalınıyor. Bu durum hastanın sosyal yaşantısını olumsuz yönde etkilemektedir. Tedavi tamamlandıktan sonra hastalar tamamen normal hallerine dönmekte ve takibe alınmaktadırlar. Takip sırasında dikkat edilecek en önemli husus hastalığın nüks edip etmediğinin takip edilmesi ve yeni bir kanserin ortaya çıkıp çıkmadığının kontrolüdür.

Bağırsak kanserinde nüks gelişme riski evreye göre değişmektedir. Kabaca nüks risk oranları evre I’de yüzde 10, evre II’de yüzde 20-30 ve evre III’te yüzde 30-40 dolaylarındadır. Bağırsak kanserinden sonra metastaz yani başka bir organa sıçrama olur ise, tümör en fazla karaciğere dağılıyor.

Metastaz sadece karaciğere olmuş ve sayı olarak beşten az, teknik olarak da mümkün ise cerrahi ile tümör çıkartılmalıdır. Ancak tümör çok fazla miktarda karaciğere yayılmış ise karaciğer fonksiyonlarını yerine getiremediği için sarılık, karaciğer koması gerçekleşebiliyor.

Kanserin akciğere sıçraması durumunda nefes darlığı, akciğerde kanamalar oluşabilir. Kanser bazen beyne de sıçrayabiliyor, baş ağrısı, unutkanlık, kişilik değişikliği ya da sara nöbeti gelişebilir. Kısacası metastaz yerine göre oluşabilecek bulgular değişebilmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Güzellik

Diyet

Anne - Bebek