Dişçi korkunuzu kâbus olmaktan çıkarın

Dişçiye gitmeye neden olan ve çeşitli nedenlerle ortaya çıkan iğne olma korkusu, kan görme korkusu, mikrop kapma korkusu, ağrı duyma korkusu gibi korkuların üstesinden gelmek aslında tahmin edildiği kadar zor değil.

Dişçi korkusu (dentofobia), psikolojik olarak dişçiye gitmekten korkma veya hoşlanmama ile dişçiye gitmeyi iğrenç bulma gibi mantıkdışı korkuları içeriyor. Bu korkular, dişçi koltuğunda geriye doğru yatırılma, ellerin veya diğer diş aletlerinin ağzın içine sokulması, iğne korkusu ve kullanılan aletlerin steril olmayacağı düşüncesiyle, HIV ve hepatit gibi bulaşıcı hastalık ve mikropların kapılabileceği korkularından oluşabiliyor. Bu korkular bir bakıma kabul edilebilir korkulardır ve kişinin bu tür korkular içinde olmasında kendine göre haklı nedenleri de bulunabilir.

Ancak her şeye rağmen, yaşantımızda her zaman için dişçiye gitme olasılığımızın bulunduğu ve hoşlanmadığımız bu gibi durumlarla karşılaşmak zorunda kalabileceğimiz gerçeği göz ardı edilmemelidir. Hasta bu korkusundan dişçisine önceden söz edebilir ve korkularının kaynağı ile nedenleri konusunda doktoruyla konuşabilirse çok çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilen ve çok çeşitli korkuları da içeren (iğne korkusu, kan görme korkusu, ağrı duyma korkusu, hastalık ya da mikrop kapma korkusu, vb.) dişçi korkusunun üstesinden gelebilmek çoğunlukla mümkündür.

Diğer yandan, özel olarak dişçi korkusu olan hastalarla çalışan diş hekimlerinin bulunduğu da bilinmelidir. Bu alanda çalışan ve deneyimi olan diş hekimlerinin seçilmesi, hasta açısından kolaylık sağlayabilir. Dişçi korkusunda göreceli olarak diğerlerine göre sonuçlandırılması daha kolay olan bazı korkular vardır:

Sakinleştiriciler denenebilir

Bazı insanların ise daha ciddi korkuları olabilir. Bu durumlarda oral veya damardan sakinleştiriciler verilmesi gerekebileceği gibi bazen genel anestezi dahi gerekli olabilir. Ayrıca psikoterapinin yanında hipnoz kullanılarak bu korkuların yenilmesinde yardımcı olunabilir. Bunun için diş hekimi ile diğer bazı alanlardaki doktorların ve psikologun iş birliği yapmaları gerekmektedir.

Aroma terapi, walkman, heyecanlılar için relaksasyon yöntemleri kullanılarak korku yenilebilir.

Diş hekimi korkusu, psikolojik olarak, diş hekimine gitmekten korkma veya hoşlanmama ve kişinin kendi iç dünyasında oluşturduğu mantık dışı korkuları içerir. Diş hekimi fobisi ise genelde yaşanan diş hekimi korkusundan farklı ve daha ciddi bir problemdir. Fobili kişinin en klasik davranış biçimi olaydan sakınmaktır. Bu davranış diğer fobiler için bir çözüm gibi gözükse de, sağlığımızla ilgili olan dişlerimize gerekli tedaviyi yaptırmaktan sakınmamız probleme çözüm getirmekten ziyade onu kaçınılmaz boyutlara sürükler.

Her korku gibi diş hekimi korkusu da gerçekte mantığı olmayan varsayımlara dayanır. Diş hekimi korkusu diğer korkular gibi yanlış öğrenmeler üzerine dayanır ve tüm korkular gibi psikoterapi yaklaşımları ile tedavi edilebilir.

Aletlerin çıkardığı seslerden rahatsız olanlar için tedavi sırasında diş hekimi koltuğunun önüne yerleştirilen DVD’li ekran sayesinde bireyin dikkati hem görsel hem işitsel anlamda dağıtılmaktadır. Bu yolla aletin çıkaracağı ses, müzikle bastırılacağı için korku nedeni ortadan kaldırılır.

Çok heyecanlı kişiler için, sırt ve bacak masajı yapan ve istenirse ısıtma opsiyonu olan yastıklar kullanılarak hasta tedaviden önce gevşetilmektedir.

Dişçi korkusu olan bireylerde korkuyu arttırıcı ilk uyarıcı muayenehane ortamıdır. Dekorasyonda kullanılan renkler ve objeler tamamen bireyi rahatlatmaya yöneliktir.

Diş hekimi tarafından hastaya tedavi sırasında yapılacak olan işlemler adım adım anlatılmalı ve ağrı duyulduğunda hastanın haber vermesi istenerek, hastaya işlemin ağrı duyulduğu anda kesilebileceği güveni verilmektedir.

Daha ciddi korkuları olan bireylerde ilaçla tedavi ve psikoterapi metotları kullanılırken, bu aşamada diş hekimi ile psikiyatristin işbirliği yapması en iyi çözümdür.

Kendinizi rahatlatmak için bazı ipuçları

– Muayeneye gitmeden birkaç saat önce kahve, soda gibi kendinizi gergin ve heyecanlı hissettirecek içeceklerden kaçının.

– Peynir, yumurta gibi protein bakımından zengin yiyecekler yiyin. Çünkü bunlar vücudunuzda sakinleştirici maddelerin salgılanmasını sağlayacaktır.

– Randevunuza giderken hızlı giyinmeyin ya da hızlı araba kullanmayın.

– Bir gece önce olabildiğince dinlenmeye çalışın böylelikle randevunuzda sakin olabilirsiniz.

– Kliniğimize anksiyetenizin olduğunu söylerseniz, özel bir tedavi planı çıkartılacaktır.

– CD çalarınızı ya da Ipod’unuzu yanınızda getirirseniz işlem sırasında istediğiniz şarkıları dinleyebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Güzellik

Diyet

Anne - Bebek