Sonsuz aşk için altın kurallar

Heyecanlı bekleyişler, kalp çarpıntısı, içten gülümsemeler, el ele tutuşmalar… Sonsuz aşk diye bir şey gerçekten var mı? Aşkınızın ilk günkü cazibesini yitirmeye başladığını düşünüyorsanız, aşkın altın kurallarını keşfedin…

Sevginizi canlı tutmak zor değil. İlişkinizin ilk günlerdeki cazibesini yitirmeye başladığını düşünüyorsanız; saygı gösterin, maziye dalın, geleceği planlayın.

Zaman zaman göründüğü kadar kolay olmasa da oyunu kuralına göre oynamalısınız. Günümüzde neredeyse “Daima ve sonsuza kadar” vaatleri artık “Birkaç yıl” anlamına gelir oldu. Okuldaki çiftlerin çoğu çoktan ayrıldı bile. Karşı komşu da boşandı, hâlbuki daha kısa bir süre önce çok mutluydular. Aslında aşkı canlı tutmak, o kadar da zor bir şey değil. Birbirinize daha çok zaman ayırıp birbirinizi tanımaya ve âşık olmaya başladığınız günleri hatırlayın. Altın kurallarımız sayesinde sizin de aşkınız sonsuza kadar mutlu bir şekilde sürebilir.

Saygı önemli: Eşiniz yorgun ve stresli olduğunda nasıl davranıyor? Ses tonunu, jest ve mimiklerini inceleyin. Sürekli bacağını mı sallıyor, dişlerini mi sıkıyor yoksa gözlerini daha mı sık açıp kapatıyor? Onun stresli olduğunu belli eden işaretleri öğrenin ve böyle anlarda üzerine gitmeyin.

Sohbet edin: Çok kolay görünse de; çalışmaktan, ev işlerinden ve çocuklardan sohbet etmeye pek fırsat kalmıyor. Ama haftanın bir veya iki gününü birlikte geçirmek için planlayabilirsiniz. Birlikte sevdiğiniz bir restorana veya sinemaya gidin. Böylece eşinizi bu aralar en çok meşgul eden konuyu öğrenebilir ve sizi rahatsız eden konuları gündeme getirebilirsiniz. Ancak konuşmak her zaman kolay olmuyor: Sitem etmekten, iğnelemekten ve sinirli bir ses tonundan kaçının. Ona “İşlerin artık benden daha önemli olmaya başladı” demek yerine, “Zamanının birazını da benimle geçirmek için ayırabilir misin?” ifadesini kullanın. “Seninle birlikte geçirdiğimiz akşamları özlüyorum” da olumlu bir yaklaşım. Buna kim “Hayır” diyebilir ki?

Maziye dalın: “Senin gülüşünü seviyorum” bir müddet sonra, artık “Senin gülüşünden nefret ediyorum”a dönüşmüş ise, küçük bir alıştırma yapmanın zamanı gelmiş demektir. Ona âşık olmaya başladığınız zamanı hatırlayın. Size çekici ve büyüleyici gelen yönü neydi? Aniden o romantik dakikalar ve size mutluluk veren olaylar gözünüzün önüne gelecektir. Hatta birlikte coşup keyifle maziye dalın, bu kaynaşmak için birebirdir.

Doğru tartışın: Münakaşa en iyi ilişkilerde bile olur, ama önemli olan doğru bir şekilde tartışmak. Nasıl birisiniz? Sorunlara haftalarca sesinizi çıkartmayıp bardağı taşıran son damlada patlıyor musunuz, yoksa uyumun bozulmaması uğruna sorunları olduğu gibi görmezden mi geliyorsunuz? Öfkenin derecesi artmaya başlıyor ve ileride pişman olabileceğiniz sözler ağzınızdan çıkmak üzereyse, hemen temiz havaya çıkın. Gezinti yapıp sakin kafayla bir daha düşünün.

Geleceği planlayın: Gerçek bir örnek çiftin ortak hedefleri, fikirleri ve planları olmalı. Elbette bu hemen bir ev, yeni bir araba veya bir tatil olması gerekmiyor. Bazen birlikte bir tiyatro izlemeye gidecek olmanın sevinci ya da hafta sonu için günübirlik bir geziye gitme kararı da çok etkili olabilir. Birlikte bir yürüyüş ya da şöminenin önünde bir kadeh şarap. Bunları da birlikte planlayabilirsiniz.

Zaman ayırın: Zamanı birlikte geçirmek çok önemli. Ancak sadece eşiniz için yaşayamazsınız. Eşiniz sporu sevmiyor, tiyatrodan hoşlanmıyor ya da tarihi eserlerden sıkılıyor diye ilgi alanlarınızdan vazgeçmeyin. İlgi alanlarınıza zaman ayırın, hatta eski arkadaşlarınızla buluşun. Bu arada belki eşinizi ne kadar çok özlediğinizi fark edersiniz.

“Sonsuz aşk için altın kurallar” için 3 yanıt

  1. şu aşka kafam bir türlü ermiyor.İnsana her türlü aptallığı yaptırıyor bu melet.Lakin oldukça faydalı ve tutarlı bir yazı,hemde aşkı belli kalıplara soktuğu için 10 üzerinden 11 :d:d

  2. Bence herşeyi zamana bırakın. Zamanı gelince zaten karşınıza çıkacaktır size uygun biri. Aşık olmak gerçekten insana hertürlü aptallığı yaptırıyor. Bazen yaptığın şeyler sürekli güzeldir ama bazen maziye baktığında herşeyin nekadar saçma, gereksiz ve önemsiz olduğunu anlıyorsun… Sonsuz aşk için öncelikle sonsuz sevgiyi bulmanız lazım zamanı geldiğinde tabi ve kesinlikle kimseye gereğinden fazla DEĞER vermeyin. Sonra küçük bi nedenden dolayı ayrılmak zorunda kalırsanız geçirdiğiniz zamanlarda yaptıklarınız ve karşınızdakine verdiğiniz fazla önem/değer yüzünden kendinizi bir ömür boyu affedemezsiniz…

  3. Kısa fakat anlamlı aşk maceram her nekadar hüsranla bitmiş olsada…. teşekkürler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Güzellik

Diyet

Anne - Bebek